Zatürre Bulaşıcı mı?
Zatürre Nasıl Bir Hastalıktır?
Bu yazımızda zatürre hastalığını tanıyıp ve bu hastalıkla ilgili önemli bilgilere sahip olacağız. Tıp dilinde Pnömoni adıyla bilinen zatürre bir ya da birden fazla akciğer lobu iltihaplanması sonucunda meydana gelen bir hastalıktır.
En çok görülme sıklığı olan kişiler küçük yaş gurubu çocuklar, yaşı ilerlemiş olan kişiler ve herhangi bir kronik rahatsızlığı olan kişilerdir ve bu kişilerde zatürree daha ağır ve ateşli bir şekilde olur. Çoğunlukla havaların soğuduğu zaman yani kışın ortaya çıkar ve bu rahatsızlıkta akciğerdeki hava keseleri sıvı ile dolar ve bu sıvı iltihaplı bir sıvıdır. Bu yüzden kişinin oksijen alış verişi olumsuz bir şekilde etkilenir ve kandaki oksijen seviyesinde azalma olur.
Zatürre bulaşıcı hastalık kategorisinde yer almaktadır. Akciğerlerde meydana gelen iltihaplanmaya neden olan virüs, bakteri ya da mantar benzeri mikroorganizmalardır.
Zatürreye yakalanmış birinden sağlıklı bir kişiye öksürükle, aksırıkla veya bazı nedenlerle ağızdan çıkan damlacıkların solunması ile bulaşabilmektedir. Bu hastalık küçük yaştakiler için ve yaşlılar için ölümcül bir tehlikeye sahip olabilir ama aynı zamanda zatürreeden aşı yolu ile korunabiliriz.
Zatürreye Yakalanan Biri Nasıl Beslenmelidir?
Birçok hastalıkta olduğu gibi zatürree hastalığında da beslenmenin önemi çok fazladır. Bilhassa yeterli sıvı alımına dikkat edilmelidir. Çünkü hasta çok sık ateşleneceği için bol sıvı kaybedecektir. Gün içinde minimum 2 litre sıvı alınmalıdır. Özellikle kışın C vitamini açısından zengin besinler tüketilmelidir. Özellikle portakal, greyfurt, havuç gibi meyvelerin suyu taze olarak sıkılıp bolca içilmelidir. Bilimsel olarak araştırılıp ve faydasının kanıtlandığı tavuk suyu zatürree gibi enflematuar hastalıklarda oldukça etkilidir. Bilimsel araştırmalara göre tavuk suyu ile yapılmış bir çorba enfeksiyon hastalıklarında bedene yayılan ve hastalanmalara sebep olan bazı kimyasal maddelerin azalmasını sağlamaktadır. Bunların dışında bal, ıhlamur, zencefil, zerdeçal benzeri karışım çaylarının da bolca tüketilmesinde fayda vardır. Bu konu ile ilgili Galata Tıp Merkezinde birçok başarılı tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Eğer zatürree hastalığından şüphe ediyorsanız ya da zatürree iseniz merkezimize gelerek gerekli muayeneleri olabilirsiniz.
Zatürre genellikle mikrobik bir rahatsızlık olduğundan mikropların üreyebildiği ve en fazla olduğu zamanlarda öksürükle, tıksırıkla veya konuşma esnasında ağızdan çıkan tükürük ya da benzeri şeylerle başka birine bulaşabilir.
Çünkü zatürreeli bir hastanın ağzından çıkan bu damlacıklar bir müddet havada asılı kalır. Bir başkasının aynı havayı soğuması o kişinin de zatürree hastalığına yakalanma riskini artıracaktır.
Özellikle vücut direnci çok fazla olmayan kişilerde bu risk daha fazla olacaktır.
Yani küçük yaş gurubu çocuklar yaşlılar, diyabetliler, kalp yetmezliği sorunu olanlar, böbrek yetmezliği sorunu olanlar, kronik karaciğer rahatsızlığı olanlar, çok fazla çalışanlar, çok fazla yorulan kişiler, düzensiz beslenen kişiler bu mikroplardan daha fazla etkilenme riskine sahiptir.
Zatürreeye Yakalanan Bir Kişi Ne Yapmalıdır?
Zatürree tedavisi olan bir hastalıktır ama ihmal edilirse ölümle sonuçlanabilen bir hastalıktır. Bu yüzden eğer doktorunuz zatürree teşhisi koymuşsa bu konuda uymanız gereken bütün kurallara uymanız gerekir. Bu hem hastalığı daha çabuk atlatmanızı sağlayacaktır hem de hastalığın ciddi boyutlara taşınmasını önleyecektir. Peki, eğer zatürree iseniz ne yapmalısınız ya da ne yapmamalısınız.
Galata Tıp Merkezimizde iç hastalıklar bölümünde siz değerli hastalarımıza hizmet veren Uz. Dr. Mehmet Anıl zatürree hastalığı gibi durumlarda uyulması gereken şeyler için şöyle açıklamalarda bulunmuştur: Tedavi boyunca kesinlikle günde en az 2 litre sıvı tüketilmelidir. Hastanemize zatürree şikâyeti ile gelen hastanın hastaneye yatış kriteri ile rahatsızlığı ciddileştirecek etkenler saptandıktan sonra etki edecek en doğru antibiyotik ile evde ya da hastanemizde tedavi uygulanmaktadır.
Evde veya hastanede fark etmez tedavide en önemli olan şey hastanın dinlenmesinde, beslenmesinde, uykusunda gösterdiği özendir. Özellikle çocuk ve yaşlı hastalarda bu tür durumlara çok dikkat edilmelidir.