Bize Ulaşın
Pazartesi-Cuma: 09:00 - 18:00 Cumartesi: 09:00 - 13:00
Randevu Alabilirsiniz

Kaygı Bozuklukları Nelerdir?

Kaygı Bozuklukları Nelerdir?

Kaygı doğum anından beri hayatımızda neredeyse ilk karşılaştığımız duygu olsa gerektir. Ve yaşamda çoğu zaman işlevsel, gerekli bir duygudur. Tamamen kaygısızlık çeşitli filmler, romanlarda yüceltilebilmesine rağmen bir hayalden öte geçmez ve aşırı bastırılmış kaygı ve bunun sonucunda ortaya çıkan aşırı sakin davranış biçimi vücudumuzda başka bir aksaklık olarak zaman içinde başımıza bela olur. Makul bir kaygı, bize hem akıl yürütme hem de kaslarımızı çalıştırma konusunda katkı sağlarken, yersiz, dış uyaranlardan bağımsız ya da uyumsuz bir şekilde ortaya çıktığında ve kontrol edilemediğinde hayatımızı cehenneme çevirebilir. Bunun sonucunda kaygı bozuklukları denen rahatsızlıklarla karşılaşırız.

Kaygı Bozuklukları (Anksiete Bozuklukları) Nasıl Ortaya Çıkar?

En temel anksiyete bozukluğu olan hastalarımızda, sürekli katlanılması zor ve durumla uyumlu olmayan bir endişe ve kaygı gözlenir. Bazen günlük yaşam devam ettirilemez hale gelebilir. Duygularının kontrolü kaybolur ve dışarıdan yapılan sakinleştirmeye yönelik sözlü katkılar çoğunlukla yetersiz kalır.

Kaygı bozukluklarında, fiziksel ve ruhsal belirtiler iç içe geçer. Kaygı ve endişe duygusunun yanında, göz bebeklerinde genişleme, kalp atış hızında artma ya da düzensizleşme, ellerde titreme, kas geriliminde artma, mide barsak sisteminde bozulmalar, mide bulanması, ishal, nefes alış verişte bozulmalar, işeme ihtiyacında artma, ağız kuruması, baş dönmesi gibi belirtiler ortaya çıkar. Devamlı olan bir kaygı bozukluğu kalıcı fiziksel sorunlara da gebedir. Bağışıklık sistemi çöker ve enfeksiyonlara, kansere, metabolik bozukluklara yakalanma riski artar. Ayrıca hastanın iş, okul ve sosyal yaşantısı zarar göreceği şekilde etkilenebilir. Bu sürecin sonunda kişinin yatkınlığına göre psikotik bozukluklar dahil başka psikiyatrik rahatsızlıklar da ortaya çıkar.

Kaygı Bozuklukları (Anksiete Bozuklukları) Tedavisi Nasıldır?

Hastalarımızın tedavisinde iyi bir psikoterapotik yaklaşım ve ilaç tedavisi kullanılmalı ve anksiyeteyi tetikleyebilecek veya neden olabilecek davranışlar ve madde kullanımlarından soyutlanması sağlanmalıdır. Ne yazık ki tedaviye cevap çok hızlı gelişmeyeceğinden tedavi ekibi ve hastanın bu sürece de sabırlı yaklaşması gerekir.

Uz. Dr.Tulga Tolun ŞATIR

Canlı Destek / Live Support